Kişiliğe ve hayallere uygun meslek tercih edilmeli

Üniversite tercih dönemi başladı. Tercih edilen mesleğin gencin yapısına, kişiliğine ve hayal ettiği geleceğe uygun olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiğini 


ve bu doğrultuda da ailelere büyük görev düştüğünü belirten  Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Figen Karaceylan Çakmakçı, “Örneğin çok hareketli, sosyal bir gencin; tek başına, hareket gerektirmeyen, insan ilişkisinin önemli olmadığı, masa başı bir mesleği olması genci hayat boyu mutsuz edebileceği düşünülmeli” dedi. 

 Tercih yapılacak meslek ile ilgili objektif verilerin değerlendirildiği çok yönlü araştırma yapılmasının ailenin ön önemli görevi olduğunu vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Figen Karaceylan Çakmakçı, “Mesleğin tam olarak ne yaptığı, çalışma şartları, çalışma ortamı, kariyer olanakları, mesleğin uygulanması aşamasında yalnız mı çalışacağı, grup çalışması mı yapacağı, tercih edildiği takdir de bireysel olarak bu mesleği yapacağı gibi veriler değerlendirilmeli. 

Araştırma yapılırken internetten araştırma yapılması, blogların okunması, youtube kanallarınından izlenmesi, o mesleği yapan kişilerle konuşulması ve bölümde okuyan kişilere danışılması oldukça önemli” açıklamasında bulundu. 

 Gencin meslek tercihinde idealleri dikkate alınmalı 
Mesleğin adına ve havasına göre tercih yapılmaması gerektiğini vurgulayan Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Figen Karaceylan Çakmakçı, “Örneğin çok yüksek puan almış bir gencin istemediği halde popüler diye tıp fakültesi tercih etmesi uygun değildir. Puanına yazık olur, herkes ne der, bu kadar çabalaman boşuna mı? denilerek yapmak istemediği bir mesleğe yönlendirilmemeli” dedi.  

Aileler çocuklarına asla baskı yapmamalı 
Gencin yanında olunması ancak baskı yapılmaması gerektiğini belirten Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Figen Karaceylan Çakmakçı, “Aileler yaptığı araştırmaları gençle dürüstçe paylaşmalı. 

Örneğin; ailenin kendi idealize ettiği, gencin yapmasını istediği bir meslek olabilir. Gençle bu meslek hakkında konuşurken sadece olumlu taraflarını aktarmak yerine olumsuzlukları da paylaşmalı. 

Diğer önemli bir husus ise belki de genç ailenin beklentisini karşılamayan bambaşka bir meslek tercih ediyor olabilir. Bu durumda gencin tercihine saygılı olunmalı, seçtiği yol küçümsenmemeli” önerisinde bulundu.  

Gencin sadece evden uzaklaşma amacıyla tercih yapmasına zemin hazırlanmamalı 
Aldığı puan üzerinden gencin ‘başarılı oldun veya başarısız oldun’ gibi kategorize edilmesi ve genelleme yapılmasının benlik saygısı üzerinde ağır travma etkisi yaratabileceğini söyleyen Dr. Figen Karaceylan Çakmakçı, “Kullanılan sözcüklere dikkat edilmeli. 3 saatlik sınav hiçbir zaman kişinin başarılı veya başarısız olacağının göstergesi olamaz. 

Genci yetersiz hissettirecek, değersizleştirecek tutum ve davranışlardan kaçınılmalı. Sonuç ne kadar kötü olursa olsun, sakinliğin korunup gençle yapmak istedikleri ve gelecek planları konuşulup, yol haritası belirlenmeli. 

Belki genç tekrar sınava girmek isteyebilir. Ailenin olumsuz tutumları nedeniyle sadece evden uzaklaşma amacı güden tercihler yapmasına zemin hazırlanmamalı” dedi. 

Gençlerle inatlaşmayın 
Kafası karışan gençlerin bu süreçte huysuz, öfkeli ve uyumsuz olabileceğini söyleyen Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Figen Karaceylan Çakmakçı, “Bu süreçte olabilecek inatlaşma yanlış kararlar almasına neden olabilir. 


Bu yüzden aile sakin kalmalı ve gereksiz çatışmadan kaçınmalı” açıklamasında bulundu. Çakmakçı gençlerin tercih dönemi için şu önerilerde bulundu. 20 yıl sonra bu mesleği yaparken kendilerini hayal etmeliler ve kararlar bu doğrultuda verilmeli. 

 “En doğru kararı veriyor muyum acaba?” diyerek kafa karışıklığı olabilir. Bu yüzden gence düşen görev de mesleklerle ilgili doğru kaynaklardan, objektif veriler değerlendirilerek bireysel araştırma yapılmalı. 

 Ne istediğine tam olarak karar verilmeli. Popüler, çok para kazıyor, yüksek puan aldım gibi kendisini mutsuz bir yaşama sürükleyecek yanlış kararlar alınmamalı.

20 yıl sonra da bu mesleği yapıyor olduğunu hayal etmeli, kendisini nerde görüyor değerlendirmesi yapılmalı. “İstemiyorum ama çok para kazanacağım” hırsına kapılmadan, acele etmeden karar verilmeli. 

Gencin kendi idealleri yerine ailenin, öğretmenlerin beklentisini karşılamak için istemediği kararlar alması, hayat boyu mutsuz olabileceği bir yaşama zemin hazırlayabilir. 

Severek yapabilecek meslekler tercih edilmeli. Sevmek başarı ve mutluluğu beraberinde getirecektir. Genç karar verirken, başkasının ne düşündüğünden çok ne isteğine karar vermeli. 

Havalı olmak ya da o mesleği seçersem hor görülürüm diye düşünmek yerine ideallerinin peşinden gidilmeli. Bir mesleği yaparken, işini sevmek, heyecan duymak, ilk gün gibi motive olabilmek, işinden tatmin olmak; kişiye hem mutluluk getirir hem de başarı. Bunun sonucunda da para kazanmamak olası bile değildir.

Hiç yorum yok


Blogger tarafından desteklenmektedir.