MERKEZİ SINAVLARDA 50 DAKİKALIK ARA ÖĞRENCİDE KAYGI OLUŞTURABİLİR

Ortaöğretimde merkezî sınavlara 3 hafta kaldı. Öğrenciler 28-29 Kasım’da, aynı gün 3 sınava girecek. Sınavlar arasında 50 dakikalık dinlenme süresi bulunuyor. Verilen aranın, kaygıyı artıracağından endişe ediliyor. 

Bahçeşehir Üniversitesi Rektör danışmanı Turgay Polat, öğrencilerin arada arkadaşlarıyla cevapları karşılaştırarak umutsuzluğa düşebileceğine, sonraki sınava düşük motivasyonla girebileceğine dikkat çekiyor. 

Uzmanlar, aranın, öğretmenlerin rahatlatıcı ve motive edici konuşmalarıyla avantaja çevrilebileceğini söylüyor. Ortaöğretime geçişte bu yıl ilk kez uygulanacak olan merkezi sınavlarına 3 hafta kaldı. 

8. sınıf öğrencileri, 28 Kasım Perşembe günü Türkçe, matematik ve din kültürü; 29 Kasım Cuma günü ise fen, inkılap tarihi ve yabancı dil derslerinden ortak sınava girecek. Çoktan seçmeli 20 soruluk testlerin sorulacağı sınavlarda her branş için 40 dakika süre tanınacak. Yaklaşık 1,5 milyon öğrenciyi ve ailelerini yakından ilgilendiren sınavlarla ilgili önemli bir ayrıntı da belli oldu. 

Her merkezi sınav arasında 50 dakika mola verilecek. Ancak mola süresine yönelik tepkiler var. Bazı eğitimcilere göre süre uzun. 50 dakika, öğrenci için dezavantaj. Fakat bu durumu avantaja çevirmek öğretmenlerin elinde. 

Anafen Dershaneleri Rehberlik Koordinatörü Recep Uysal, uzun süre beklemenin öğrencinin kaygı düzeyini artırabileceği görüşünde. Öğrencilerin sınava kendi okullarında, kendi arkadaşlarıyla gireceğini hatırlatan Uysal, “Dolayısıyla bu uzun aralarda mutlaka bir önceki testin sonuçları, kendi verdikleri cevaplar üzerine tartışmalar yaşanacak. Bu da fazla yanlış yaptığını düşünen öğrencilerde bir sonraki sınava girmeden önce moral bozukluğuna, motivasyon kaybına sebep olacaktır.” diyor. 

50 dakikayla normal ders saati algısı oluşturulmak istendiğini belirten Bahçeşehir Üniversitesi Rektör Danışmanı Turgay Polat da bu konuda öğretmenlere görev düştüğünü vurguluyor: “Bu sürenin nasıl değerlendirileceği belli değil. Çocuklara normal okul formatı yaşatmaya çalışıyoruz ama bunun başarısı öğretmenlere bağlı. 

Arada ders işlenmeyeceği için çocuklar sınav hakkında konuşup umutsuzluğa düşebilir. Öğretmen, önce çocuklarla bir sohbet edip ‘sınav nasıl geçti?’ gibi sorular sorarak rahatlatıcı bir konuşma yaparsa çok iyi olur. Sonraki sınava giren çocukta da olumlu etki oluşturur. Burada biraz öğretmenlere görev düşüyor.” 

Çamlıca Anafen Koleji Eğitim Koordinatörü İsmail Köksal’ın önerisi ise olumsuz bir hava oluşmaması için bu sürede öğrenciler dinlenmeye ve bir sonraki dersin hazırlığına yönlendirilmeli. Köksal’a göre öğretmenler, sınav çıkışında arkadaşlarıyla sınavı değerlendirmemeleri konusunda öğrencileri uyarmalı. 50 dakikalık süreyi daha pasif geçirip ikramlar yiyerek ve bireysel motivasyona yer vererek geçirmelerini tavsiye etmeli.ZAMAN

Blogger tarafından desteklenmektedir.